Yılmaz: 'İspatlamayan Müfteridir İftiracıdır'

Silivri Belediye Meclisi eylül ayı toplantısında CHP Grup Başkanvekili Melih Yıldız'ın belediye çalışanlarının iş bırakma eylemiyle ilgili aleyhte açıklamalarını değerlendiren Başkan Yılmaz, 'Mesai arkadaşlarımızın sıkıntısı benim sıkıntımdır. Her birinin şartlarını iyileştirmek benim görevimdir. Hepimiz tarafından bilinen işçi kardeşlerimizin sıkıntılarını malzeme yapmak ise en basit ifadeyle siyasi ahlaksızlıktır.' dedi.

Yılmaz: 'İspatlamayan Müfteridir İftiracıdır'

Silivri Belediye Meclisi 2023 yılı eylül ayı toplantısının 1. birleşiminin 1. oturumu gerçekleştirildi. Toplantının gündeminde iş bırakma eylemi yapan Silivri Belediyesi personeli vardı. CHP Grup Başkanvekili Melih Yıldız’ın konuyla ilgili aleyhte konuşmalarına yanıt veren Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, belediye personellerinin kendisinden önceki 10 yılla ve kendi döneminde yaşadıklarını kıyasladı. CHP’nin konuyu siyasi malzeme haline getirdiğini ifade eden Başkan Yılmaz, bu sıkıntılı dönemi mesai arkadaşlarıyla birlikte el birliğiyle aşacaklarının altını çizdi.

YILDIZ: “EMEK VE EMEKÇİDEN YANAYIZ!”

CHP Grup Başkanvekili Melih Yıldız gündem öncesi yaptığı konuşmasının bir bölümünde iş bırakma eylemi yapan Silivri Belediyesi personellerine yer vererek “Biz, CHP’li meclis üyeleri olarak bir muhalefet partisi sorumluluğuyla o arkadaşlarımızı ziyaret ettik ve o arkadaşlarımızın taleplerini, dertlerini öğrenip bunları da meclise taşıyacağımıza söz verdik. Bizim siyasi çizgimiz emek ve emekçiden yana olmaktır. İnsanımızın insanca yaşamasını sağlama, insani yaşam haklarını oluşturmaktır. Emek ve emekçiye destek vermek, hak arayışlarında yanlarında durmak siyasi ahlaksızlıksa evet biz bu siyasi ahlaksızlığı kabul ediyoruz.” dedi.

AŞKIN: “BİZ GÖREVİ DEVRALDIĞIMIZDA İŞÇİLERİN MAAŞLARI ÖDENMİYORDU”

Melih Yıldız’ın açıklamalarına yanıt veren MHP Grup Başkanvekili Sultan Aşkın, “Biz her zaman çalışanımızın yanında olduk. Biz görevi devraldığımızda çalışanların maaşları ödenmiyordu. O zaman emekçiyi düşündünüz mü? Bu insanların kiralarını nasıl ödediğini, doğalgaz, elektrik ve su faturalarını nasıl ödediğini, çocuklarına nasıl harçlık verdiklerini, evlerine nasıl ekmek götürdüklerini düşündünüz mü? O zaman bunları düşünseydiniz ve tepki gösterseydiniz şu an bu açıklamalarınızı samimi bulabilirdik. Önce geçmişteki yönetim anlayışınızı sorgulamanızı istiyorum. İnsanların yaptıkları eylemden siyaseten faydalanma anlayışı doğru bir yaklaşım değildir. İşte bu şovdur.” ifadelerini kullandı.

ÇOLAKOĞLU: “MELİH BEY EYLEM YAPAN İBB İŞÇİLERİYLE DE GÖRÜŞTÜNÜZ MÜ?”

CHP Grup Başkanvekili Yıldız’ın “Emekçilerin sesine kulaklarınızı tıkıyorsunuz” sözlerini değerlendiren AK Partili Belediye Meclis Üyesi Mustafa Çolakoğlu, “Melih Bey emekçilerin sesine kulak vermiyorsunuz dedi. Bu bize göre gerçekten çok ağır bir itham. AK Parti hiçbir zaman ortada bir mağduriyet varsa sırtını dönüp gitmez. Melih Bey Silivri Belediyesi işçileriyle görüşmediğimizi söyledi ancak biz hepsiyle görüşüyoruz. Bütün sıkıntıları biliyoruz ve bu sıkıntıları Belediye Başkanımıza ve gerekli makamlara iletiyoruz. Belediye başkanımız da bunlarla ilgili gereken çalışmaların yapıldığını ve yapılmaya devam edeceğini ifade ediyor. Emekçi ve işçilerin hakkından bahsetti Melih Bey. CHP, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde (İBB) görevi devraldıktan sonra tek suçu Facebook hesabında Recep Tayyip Erdoğan’ın resmini paylaşmak olan ya da AK Parti üyeliği olan ama işini düzgün yapan 25.000 kişi işten atıldı. Melih Bey 4 yıldır Saraçhane’deki İBB meclisine gidiyor. Orada bu işten atılan İBB çalışanları yıllarca eylem yaptılar. Kendisi belediye meclis salonuna girerken 2 dakika da olsa bu arkadaşlara sorunlarını sordu mu? Ayrıca 15-20 gün öncesine kadar İBB Ağaç A.Ş ve İSTAÇ çalışanlarının eylemi vardı. Çalışanlar düzenli bir şekilde Saraçhane Parkında yatıp kalktılar. Yine aynı şekilde Melih Bey, onların da yanına giderek dertlerini sormuş ve İBB’ye iletmiş midir? Bu sorunun cevabını kendisinden bekliyorum.” diye konuştu.

YILMAZ: “PERSONEL GİDERİNDEN TASARRUF ETMEYİ ASLA DÜŞÜNMEDİK”

Meclisteki gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından Yıldız’ın sözlerini değerlendiren Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, “2023 yılı Mart ayında daimi işçilerimizle Belediye İş Sendikası marifetiyle Ezgi üzerinde çalışan işçi kardeşlerimizle Hizmet İş Sendikası üzerinden 2023 ve 2024 yıllarını kapsayacak şekilde bir toplu sözleşme, iş sözleşmesi imzaladık. İmzalanan bu sözleşmelerle sosyal nitelikli ödemelerde yüzde 100’e varan artışlar yaptık. Yine çıplak ücretlerde ortalama yüzde 55 zam konusunda sendikalar uzlaşma sağladı. Sözleşme kayıt altına ve imza altına alındı. Yıl içerisinde yaşanan ekonomik gelişmelerle öngörülen tahminin üzerinde gerçekleşen enflasyon, ocak ve temmuz dönemi için hepinizin malumu olduğu üzere yüzde 31’e ulaşmıştır. Toplu iş sözleşmesinin birinci 6 ayında yapılan ortalama yüzde 55 oranındaki ücret zammı gerçekleşen enflasyonun üzerinde olması ve toplu iş sözleşmesinin ikinci 6 ayı için öngörülen ücret zammının 12,77 olarak belirlenmiş olmasına rağmen, kayıt altına alınan ilave zamma biz ekonomik hayattaki gelişmeleri göz ardı etmedik. İşçilerimize 12,77’nin üzerine yüzde 20 de ilave ederek yüzde 33,2 oranında zam yaptık. Bugün, çalışanlarımızın aldıkları ücretin çok olduğunu iddia etmek, yeterli olduğunu iddia etmek durumunda değiliz. Bunu da kimse iddia edemez. Bugünkü koşullarda Türkiye’de kim, hangi ücretli ne ücret alıyorsa bu ücretin ona yettiğini ifade etmek doğru bir yaklaşım olmaz. Bugüne kadar belediye yönetiminden kimse çıkıp da yeterli olduğunu iddia etmedi. Son yıllarda dünyamızda yaşanan gelişmeler ülkemizi de etkilemiş, ekonomik yapıda çıkan sorunların sebebi olmuştur. Bu da enflasyonist bir tabloyu insanımızın ve bizlerin karşısına koymuştur. Maliyet artışları fiyat artışlarına sebep olarak insanlarımızın hizmetlere ve ürünlere hatta gıdaya bile ulaşımını zor hale getirmiştir. Bu negatif ekonomik tablonun düzeltilmesi için hükümetimiz bir dizi tedbiri uygulamaya koyarken, ücretli kesimin de enflasyon karşısında korunmasına yönelik adımlar atarak; işçi, memur ve emeklilerin maaşlarında düzenlemeye gitmiştir ve gitmeye devam etmektedir. Silivri Belediyesi olarak bizler olumsuz ekonomik gelişmelerden tabii ki etkileneceğiz. 2022 yılında 2023 yılı olarak öngörülen ekonomik göstergeler esas alınarak hazırlanan bütçe ile bir taraftan yatırımlarımızı kısmadan, yatırımlarımıza devam ederken diğer taraftan da cari giderlerimizi karşılamaya devam ettik. Giderlerimizde öngörülmeyen artışların varlığı ve kamu idaresinin bütçelerinde karşılığı olmayan harcamaları yapamayacağı için ek bütçenin yapılması ihtiyaç ve zaruret haline gelmiştir. Bu arada bunu da ifade etmemiz gerekiyor; bütçemizi kullanırken personel giderlerinin genel gelire bir oranının olması gerekiyor. Yani siz bugün personel giderlerinde genel gelirlerinizin yüzde 30’unu aştığınız zaman Sayıştay ve gerekli kurumlar tarafından uyarılıyorsunuz. Bir kurumun maaş gideri genel giderinin yüzde 30’unu aşamaz diye bir uyarıda bulunuyor. Tabi bizim için bu uyarıyı dikkate almamak gibi bir konu olamaz. Çalışanlarımızın ücretleri ve diğer sosyal haklarının gecikmeksizin ve zamanında ödenmesine azami ölçüde dikkat etmekten hiçbir zaman imtina etmedik. Şunu da söyledik; göreve geldiğimiz ilk günden beri sevgili Peygamberimizin ‘İşçinin alın teri kurumadan emeğinin karşılığını veriniz’ sözünü kendine şiar edinen bir yönetim olarak, geçmişten gelen tüm işçi borçlarını, kıdem tazminatı ve ihbar borçlarının ödedik. Mevcut yönetimimizle maaşlarla birlikte ikramiyeleri de ödedik. Emekli olan arkadaşlarımızın da emekli ikramiyelerini tutarı ne olursa olsun tek seferde hesaplarına yatırdık. Bizim dönemimizde memurlarımızın ve işçilerimizin toplu sözleşmesiyle belirlenmiş ücretleri eksiksiz ve gününde ödenmiş ve buna dikkat edilmiştir. Biz, birilerinin söylediği gibi personel giderlerinden tasarruf ederek başka alanlarda harcamalarda kullanmayı asla ve asla düşünmedik. Böyle bir uygulamamız da olmadı. Hani diyorlar ya bütçeniz var, bütçenizden bu maaşları ödeyin. Arkadaşlar sizin anlattığınız, sizin dediğiniz gibi değil. Silivri Belediyesi asla personel maaşlarından tasarrufa gidip bütçesinde bir ilave artış sağlamamıştır. Aksine, geçerli olan toplu iş sözleşmesinde ikinci 6 ay ücret zammının olarak 12,77 yapılması öngörülmüşken, bütçe imkânlarımızı zorlayarak yüzde 20 ilave artışı veren de biziz. Burada bir üzüntümü de paylaşmadan geçemeyeceğim. Meclis üyeleri olarak sizler gayet iyi bilirsiniz ki bütçede belirtilmemiş, karşılığı gösterilmemiş bir harcamayı belediye idaresinin yapması mümkün değildir. 2022 yılı ekim ayında meclisimizin kabul ettiği 2023 yılı bütçesi hazırlanırken, 2023 bütçesine ait tahmini veriler esas alınmış ve o çerçevede bütçe 1 milyon 345 milyon TL olarak kabul edilmiştir. Bu bütçede yer alan personel giderlerine ait rakamlara göre işçilerimiz 2023 ve 2024 yılını kapsayan toplu sözleşmesi uzlaşma ile imzalanmıştır. Ücretlerinin yeter ya da yetmezliği tartışmasına girmeksizin, enflasyon tahminlerinin üzerinde gerçekleşmesiyle toplu iş sözleşmesinde yer alan zam oranlarının üzerine çıkan bir Belediye Başkanı nasıl olur da işçilerin sefalet ücretine mahkûm edilmesine neden olan biri olur? Bu eleştirilerinize katılmam mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.

“İŞÇİLERİMİZİN HAKLI TALEPLERİ HER ZAMAN BAŞIMIZIN ÜSTÜNDEDİR”

İşçilerin haklı taleplerinin başının üstünde yeri olduğunun altını çizen Volkan Yılmaz, “Biraz önce Melih Bey belediye işçilerinin grev yaptığından dem vurdu. Ya bilgisizliği ya cehaleti ya da siyaseten bu konuyu bir grev gibi algılanmasına neden olan bu açıklamasına üzüldüm. Çünkü toplu iş sözleşmesi devam ederken, toplu iş sözleşmesi belediye tarafından ihlal edilmeden işçilerimizin bir grev hakkı yoktur. Bunun adı grev değildir. Bunun adı hukuksuz ve usulsüz bir iş bırakma eylemidir. Üzülerek söylüyorum bunu. Şimdi oradaki insanların bilgisi, birikimi, donanımı nedir bilemem ama o insanları yanlış bilgilendirmek, ‘Grevinizi destekliyoruz, grev hakkınız elinizden alınamaz’ demek, ‘Bu yönetimin 7 ay süresi kaldı’ diye orada açıklama yapmak etik değil. Hepimiz tarafından bilinen işçi kardeşlerimizin sıkıntılarını siyasi malzeme yapmak en basit ifadeyle siyasi ahlaksızlıktır. İşçinin yanında olmayı en az biz de sizin kadar biliyoruz. Burada çok eski işçi kardeşlerimiz var. Sizin zamanınızda mı işçiye daha fazla değer verildi yoksa benim dönemimde mi bunu gayet iyi biliyorlar. 11 ay ödenemeyen denge ve ikramiyeler vardı. 11 ay adamın ikramiyesini bekleteceksin, emekli olacak ve 2 yılda emekli tazminatını ödeyeceksin, maaşlarını gününde ödemeyeceksin, belediyeden alacağı varken işçi kredi kartına faiz ödeyecek; ondan sonra da günü gününe tıkır tıkır ödeyen ve elinde olmayan sebeplerle öngörülemeyen artışlar konusunda sıkıntıya giren Silivri Belediyesini itham altında bırakacaksın. Şimdi siz bunun grev olmadığını biliyor musunuz bilmiyor musunuz ama bu bir grev değildir. Bu hukuksuz bir iş bırakma eylemidir. Kaldı ki şehrin sağlığını etkileyecek çöp temizlik hizmetlerinde yapılması da ayrıca üzerinde tartışılması, konuşulması gereken bir konudur. İşçilerimizin haklı talepleri her zaman başımızın üstündedir. Ama belediyenin imkânları ve ülkemizin içinden geçtiği süreç de hepimizin malumudur. Bu süreci el birliğiyle geçeceğiz.” dedi.

“SİZİN DÖNEMİNİZDE KEPÇEYLE DAĞITILANLAR BİZİM DÖNEMİMİZDE GERİ ALINDI”

Yıldız’ın “Belediye Başkanı birilerine kepçe ile verirken işçisine kaşıkla veriyor” ifadelerine de yanıt veren Başkan Volkan Yılmaz, “Melih Bey dedi ki; Başkan, Belediyenin mali yapısıyla övünüyor ve belediyenin mali yapısıyla bu işleri çözsün. Sonra da Belediye Başkanı birilerine kepçeyle veriyor, işçisine gelince kaşıkla veriyor dedi. Bunu ispatlamayan siyasi müfteridir arkadaşlar. Benim birilerine kepçe ile bir şey verdiğimi, işçime kaşıkla bir şey verdiğimi ispatlamayan müfteridir, iftiracıdır. Biz sizin 18 milyon TL’ye ihale ettiğiniz çöpü kendimiz toplayarak 4 milyon TL’ye mâl ediyoruz. İhalecilere belediyenin kaynaklarını peşkeş çekmeyen idarenin adıdır bizim yönetimimiz. Onun için biz hiç kimseye kepçeyle vermedik. 1 TL’lik işi 10 TL’ye yaptırmadık. Kendi çöpümüzü kendimiz toplayarak tüm Türkiye’ye örnek olduk. Bugün, yanı başımızdaki Büyükçekmece Belediyesi bizi örnek aldı ve kendi çöpünü kendisi topluyor. Bakın biz bu işlemi yapmasaydık bugün 150 milyon TL’nin üzerinde çöp toplama maliyetimiz olacaktı. Siz burada kartellerin ellerinin pençesi altında belediyeyi esir etmiştiniz. Belediyeyi borca batık, vergisini ödeyemeyen hale getirmiştiniz. Ben hiç kimseye kepçeyle vermedim. Memur maaşını belirlemek benim yetkim değil. Daimi işçilerin maaşını belirlemek benim yetkim değil. Ben işçilerimin arasında birilerine kepçeyle bir şey vermedim, işçime de kaşıkla bir şey dağıtmadım. Bu sizin siyasi yalanınız, siyasi algınızdır. İspatlamayan da siyasi müfteridir. Silivri Belediyesinde kepçe ile dağıtılanlar bizim dönemimizde geriye alınmıştır arkadaşlar. Onun için böyle hamasi söylemlerle, böyle üfürmelerle yapmış olduğunuz söylemler havada kalır. Buna kimse inanmaz. Siz işçimizin yanınızda olacağız diye işçilerimizi ziyaret ettiniz. Edebilirsiniz. Lakin belediyedeki meclis üyelerimizin dışında bundan böyle mesai saatleri içerisinde bir siyasi ilçe başkanı veya bir siyasi parti yöneticisinin belediye iş ve işlemlerinin yapıldığı alanlara girmesine müsaade etmem bu böyle bilinsin. Böyle bir hakkı yok kimsenin. Meclis üyeleri olarak siz oraya gidebilirsiniz ama siyasilerin şov yeri değil benim müdürlüklerim. Böyle bir dünya yok! Böyle bir anlayış da yok orada gidip siyaset yapmak da yok. Herkesin sağduyulu olması gereken konularda böyle benzine ateşle gitmek kimseye bir fayda sağlamaz. Yahu siz İBB’de 2 seçim arasında işe alındı diye binlerce insanı kapının önüne koydunuz. Ben buraya geldiğimde önceki dönem belediye başkanımız Özcan Işıklar’ın 3 ay önce işe aldığı insanlar vardı. Biri çıksın o insanların listelerini istediğimi söylesin. İBB’deki bu işten çıkarılan arkadaşlarımız eylem yapıyor ama onları bir kere ziyaret etmediniz. İSTAÇ çalışanları eylemde. Burada nasıl kameraları açtıysan orada da aç ve de ki ‘Emekleri için biz CHP Silivri Grubu işçilerin haklı davasında yanındayız.’ Böylece inandırıcılığı olsun yaptığın işin. Sıkıntılar var, biz sıkıntıları mesai arkadaşlarımızla aşacağız. Bunu aşmak zorundayız. Nasıl ki Bakırköy Belediyesi aşmak zorundaysa, Esenler Belediyesi aşmak zorundaysa Silivri de aşmak zorundadır.” ifadelerini kullandı.

“MÜDÜRLÜKLERİMİZİN YENİÇERİ OCAĞINA DÖNMESİNE İZİN VERMEM”

Silivri Belediyesi personelinin şartlarını iyileştirmek adına yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgiler veren Başkan Volkan Yılmaz, “Ben ne padişahım ne de müdürlüklerin Yeniçeri Ocağına dönmesine izin veririm arkadaşlar. Öyle bir dünya yok! Tehdit, şantaj bunlar doğru şeyler değil. Herkes hakkını, hukukunu, alın terinin karşılığını alacak, almak da zorunda. Ben de şartları iyileştirmek durumundayım. Bakın, bizden önce görev yaptığınız 10 yıl boyunca personellerinize 1 tane kamusal hizmet binası yapmadınız. Personel konteynerlerde, kulübelerde çalışıyordu. Duş yok, soyunma odası yok, yemekhane yoktu Biz ise 3 ay sonra içerisinde yemekhanesi, duşu, soyunma odası, arşivi olan ek hizmet binamızın açılışını yapacağız. Bana ne getirisi var diye sorarsanız ben park ya da stat yapabilirdim, oy toplardım. Ne yapıyorum? Burayı sizin konteynerlere, kulübelere, prefabrik binalara esir ettiğiniz mesai arkadaşlarım için yapıyorum. Zabıta binasını yaptım 1.000 metrekare; duşu, soyunma odası, dinlenme tesisleri var. Kim yaptı? Biz yaptık. 1. Sınıf Atık Getirme Merkezi 1000 metrekare, biz yaptık. Personele 1 metrekare kamu hizmet binası yapmayanlar bana burada akıl verecekler, ahkâm kesecekler. Biz göreve geldiğimizde yemekhanelerde çıkan yemeği yemenin imkânı yoktu. Ucuza yapılan ihaleler nedeniyle yemek, affedersiniz ama yemekten başka her şeye benziyordu. Ne yaptık? Aşçılarımızı belediyeye aldık ve yemekhanemizi kurduk. Şimdi bütün bunları yapan Volkan Yılmaz, işçisini personelini düşünmüyor, siz işçiyi personeli düşünüp eylemlerine destek veriyorsunuz öyle mi? Ben de eylemlerine destek veriyorum. Şimdi buradan yola çıkarak bir özeleştiri de yapmamız gerekir. Temizlik Hizmetleri Müdürlüğümüz, çöp toplama hizmetlerine yapılan derme çatma garajda, tuvaleti duşu olmayan, soyunma odaları olmayan bir binada hizmet veriyordu. Sabah 4’te mesaiye başladığında kahvaltı etme imkânlarının olmadığından, Gümüşyaka’da, Çanta’da oturan arkadaşlarımın servis hizmeti, yol parası alamadığından dolayı ve bu hizmetleri iyileştiremediğim için bir özeleştiri yapıyorum. Çok hızlı bir şekilde aşevimizin taşıdık. Aşevimizi bir sosyal tesis haline getirdik. Son 1 haftadır Temizlik Hizmetleri Müdürlüğümüzden sabah 4’te işbaşı yapan arkadaşlarımıza orada, belediyemizin marifetiyle ücretsiz bir şekilde kahvaltılıklarını veriyoruz. Çay ocağını yaptık, ücretsiz çay kahve veriyoruz. Bu tesis sabah 3’te açılıyor ve çöp hizmetleri bitene kadar hizmet vermeye devam ediyor. Hemen bitişiğine soyunma odalarını yaptık ve 5 tane duşumuz olan bir konteynerimizi oraya eklemleyerek onların duş alabileceği bir imkânı da hızlı bir şekilde iyileştirdik. Şimdi bu özeleştiridir. Böyle gelmiş böyle gider derler ya ben orayı bu şekilde bıraktığım için bir özeleştiri yapıyorum. Mesai arkadaşlarımız şunu bilsinler; onları benden daha fazla düşünecek, daha fazla sevecek bir yönetim anlayışı yoktu. Bundan sonra da olmayacak. Bu benim iddialı bir söylemimdir. Kabul edersiniz etmezsiniz ama ben onları çok seviyorum. Her birinin çektiği sıkıntı benim sıkıntımdır. Her birinin sıkıntılarıyla yakından ilgilenmek de benim görevimdir.” diye konuştu.