Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması'nın sonuçları açıklandı
Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (CESD) tarafından bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen ‘Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması’nın sonuçları açıklandı. 16 ilde, 18 yaş ve üzeri bin 215 kişi ile yapılan ankette, enerji ve ekonomi politikalarına duyarlılığın arttığı ortaya çıktı.
Sonuçlar, üniversite Rektörü Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz, Proje Koordinatörü ve CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger ile proje çalışanları Prof. Dr. Çiğdem Kentmen Çin, Prof. Dr. Meltem Ucal, Doç. Dr. Gökhan Kirkil ve Dr. Öğr. Görev. Emre Çelebi’nin yer aldığı toplantıyla paylaşıldı.
“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE ÇEVREYE OLAN DUYARLILIK DA ARTIYOR”
Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, “Enerji harcamalarında ciddi artış var. Vatandaşlar enerji tüketiminde en önemli olan şeyin ‘ucuz olması’ cevabını verdi. Türkiye’de arabası olanların sayısı artıyor. Arabada kullanılan yakıtlarda dizel ön planda. Enerjiye yönelik toplum duyarlı. İklim değişikliği ve çevreye olan duyarlılık da artıyor. İklim değişikliğini en önemli sorun olarak görenler yüzde 12’den 16’ya çıktı. Ankete katılanların yüzde 86’sı iklim değişikliğine inandığını söyledi, tarifini de bildiğini dile getirdi” dedi.
Enerji politikalarının seçmenin oy verme politikalarını etkilediğini söyleyen Ediger, “4 yıl içinde oy verdiği partinin enerji politikaları konusunda bilgili olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 8’den yüzde 29’a yükseldi. Televizyondan bilgi alma oranı düşerken internet ve sosyal medyadan bilgi alma oranı artıyor. Vatandaşlar, enerji ile ilgili politikaları takip ediyor, bilgileri var” diye konuştu.
YENİLENEBİLİR ENERJİYE DESTEK SÜRÜYOR
İlk üç sırada talep edilen enerjilerin; doğalgaz, rüzgar ve güneş olduğunu aktaran Ediger, “Doğalgaz fiyatları her ne kadar yüksek bulunsa da katılımcılar, doğalgazı sevdiğini ve gelecekte de kullanacağını söyledi. Enerji verimliliği ve sürdürülebilirliğine yönelik ilk defa soru sorduk bu kavramları iyi biliyorlar.Ankete katılanlar enerji verimliliği üzerine yeterli bilgi olmadığını dile getirdiler. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, vatandaşı bu konu hakkında bilgilendirmek ve farkındalığını artırmak için çalışma yapacaktır” ifadelerini kullandı.
Çoklu cevapların verildiği anket sonuçları şöyle;
DÜNYADAKİ EN ÖNEMLİ SORUN; ÇATIŞMA VE SAVAŞLAR
‘Dünyadaki en önemli sorunlar’a ‘çatışma ve savaşlar’ diyenlerin oranı 2017-2019 arasında yüzde 63’ten yüzde 21’e düşerken, ikinci sıradaki ‘ekonomi’ yüzde 6’dan, yüzde 19’a kadar çıktı. Üçüncü sıradaki ‘sağlık’ yüzde 2’den yüzde 12’ye çıkarken, dördüncü sıradaki ‘eğitim’ ise yüzde 5’ten yüzde 11’e yükseldi. Anket sonuçlarına göre çevre sorunlarına yönelik toplumsal endişe de sürekli artarak yüzde 22 oranıyla 2019’da ikinci sırada yer aldı. 2016’da katılımcıların yüzde 39’unun enerjide en önemli sorun olarak gördüğü ‘ithal enerjiye bağımlılık’ ise sürekli azalarak 2019’da yüzde 8’e kadar düştü.
‘Enerji tüketiminde aşağıdakilerden hangisi önemlidir?’ sorusuna verilen yanıtlarda ‘ucuz olması’ cevabı 2016-2019 yılları arası sırasıyla yüzde 42, 39, 44 ve 41 oranlarıyla en çok verilen yanıt olma özelliğini korudu.
ENERJİ HARCAMALARI ARTIYOR
Anket sonucuna göre, 2016-2019 döneminde enerji tüketiminde ‘ısınma’ katılımcıların yüzde 65, 66, 74 ve 69’u tarafından seçilerek ilk sırada yer alırken, yüzde 22, 28, 22 ve 25 ile ‘aydınlatma ve ev aletleri’ ikinci sırada yer aldı. Isınma için tercih edilen enerji kaynağı geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da ‘doğalgaz’ oldu. 2016-2019 arasında katılımcıların yüzde 54, 52, 54 ve 55’i ısınma için doğalgazı tercih etti. İkinci sırada gelen ‘kömür’ aynı yıllarda yüzde 25’ten yüzde 18’e düşerken, üçüncü sırayı ‘odun’, dördüncü sırayı ise ‘elektrik’ aldı.
ODUN KULLANIMI AZALDI, DOĞALGAZ KULLANIMI ARTTI
Anket sonucuna göre, en fazla ‘ısınma’ya para harcayanların gelir gruplarına göre dağılımında, gelir düzeyinin artmasıyla ‘odun’ kullanımının azaldığı, ‘doğalgaz’ kullanımının arttığı görüldü. Evde en fazla tüketilen enerji kaynağı için yapılan aylık harcama, 50 lira ve altı için yüzde 2’den yüzde 1’e, 51-100 lira için yüzde 20’den yüzde 5’e, 101-150 lira için yüzde 30’dan yüzde 16’ya düşerken; 151-200 lira için yüzde 18’den yüzde 20’ye, 201 lira ve üstü için de yüzde 29’dan yüzde 57’ye yükseldi.
Aynı kategoride, arabalarda tüketilen yakıt cinsinde belirgin bir değişim gözlenmedi. 2016-2019 arasında arabası olmayanların oranı yüzde 59’dan yüzde 53’e düşerken, arabası olanlar tarafından kullanılan yakıtlarda dizel yüzde 17’den yüzde 21’e çıktı; ‘otogaz’ yüzde 12, 13, 10, 13 ‘benzin’ ise yüzde 12, 9, 11, 12 olarak gerçekleşti. Elektrikli ve hibrid arabalar ise 2016-2018 yılları arasında yüzde 1’in altında iken, 2019 yılında yüzde 13’e çıktı.
‘Evinizde toplam enerji tüketimi için aylık ne kadar harcıyorsunuz?’ sorusuna 2017-2019 arasında verilen 401-450 lira cevabı yüzde 5’ten yüzde 8’e, 451-500 lira cevabı yüzde 3’ten yüzde 7’ye, 501 lira ve fazlası cevabı da yüzde 7’den yüzde 17’ye yükseldi.
Arabası olan katılımcılar içerisinde aylık 200 liranın altında otomobil masrafı olanların oranlarında yıllar itibarıyla düşüşler yaşandığı gözlemlendi. Aylık 201-300 lira masrafı olanlar ise 2016’da yüzde 21’den 2019’da yüzde 24’e, 301-400 lira arası harcayanlar yüzde 14’ten yüzde 22’ye, 401 lira ve üstü ise yüzde 15’ten yüzde 28’e artış görüldü.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE VE ÇEVREYE DUYARLILIK ARTIYOR
‘Dünya enerji sorunlarından hangisi en önemlidir?’ sorusuna verilen yanıtlarda ilk üç sıralama değişmedi ancak ‘çevre ve insan sağlığı’ diyenlerin oranı 2017’den 2019’a yüzde 41’den yüzde 31’e düşerken, ‘enerji fiyatlarının yüksekliği/dalgalanması’ yüzde 16-20-18 olarak gerçekleşti. Üçüncü sıradaki ‘iklim değişikliği/küresel ısınma’ ise yüzde 12’den yüzde yüzde 16’ya çıktı.
“Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?’ sorusuna ‘evet’ cevabı verenlerin oranı 2016’da yüzde 78, 2017’de yüzde 87, 2018’de yüzde 77, 2019’da ise yüzde 86 oldu. ‘Küresel iklim değişikliğinin nedenleri hangisidir?’ sorusuna verilen yanıtlardan insan kaynaklı nedenler yüzde 78, doğal nedenler ise yüzde 13 oldu. ‘Her birinin iklim değişikliğine ne derece etkisi vardır?’ sorusuna verilen cevaplardan ‘sanayi’ yüzde 83, ‘ulaştırma’ yüzde 69, ‘elektrik ve ısı üretimi’ yüzde 64 ile ilk üç sırayı paylaştı.
‘Hangisinin küresel ısınmaya en fazla etkisi vardır?’ sorusuna verilen yanıtlarda ilk üç sırada 2017 ve 2018’de ‘sanayi’, ‘şehirleşme-binalar’ ve ‘elektrik ve ısı üretimi’ bulunurken sıralama 2019’da yüzde 51-15-13 ile ‘sanayi’, ‘ulaştırma’, ‘elektrik ve ısı üretimi’ olarak değişti.
Türkiye’de enerjiden kaynaklanan en önemli çevre sorunları geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi ‘hava kirliliği’, ‘insan sağlığı’ ve ‘iklim değişikliği’ olarak görülürken, ‘iklim değişikliği’ cevabı 2017 ve 2018’de yüzde 25 iken 2019’da yüzde 38’e çıktı.
ENERJİ POLİTİKALARI SEÇMENİN OY VERME EĞİLİMİNİ ETKİLİYOR
Ankette, ‘Oy verdiğiniz partinin enerji politikaları konusunda ne derece bilgilisiniz?’ sorusuna verilen yanıtlardan ‘bilgiliyim’ diyenlerin oranı 2016-2019 yılları arasında yüzde 8-10-15-29 şeklinde artarken, ‘bilgili değilim’ diyenlerin oranı yüzde 75-47-49-34 olarak azaldı. Öte yandan, ‘Oy verirken partinizin enerji politikalarını ne derece dikkate alırsınız?’ sorusuna verilen olumlu yanıtlarda da ciddi artışlar gözlendi. ‘Dikkate almam’ diyenlerin oranı 2016-2019 arasında yüzde 55, 44, 35 ve 29 olarak düşerken, ‘Dikkate alırım’ diyenlerin oranı ise yüzde 15-17-34-40 olarak arttı. Anket sonuçlarına bağlı olarak, seçmenlerin partilerin enerji politikaları hakkındaki farkındalığının arttığı gözlendi.
ENERJİ POLİTİKALARI BAŞARILI BULUNUYOR
Ankete katılanların, hükümetin enerji politikalarında başarılı buldukları ‘doğalgaz temini’, ‘petrol ve doğalgaz boru hatları’ ve ‘elektrik üretimi-iletimi-dağıtımı’ ilk üç sıradaki yerlerini korudu. Olumlu bulanların oranları ‘doğalgaz temininde yüzde 54-46-43-43; ‘petrol ve doğalgaz boru hatlarında yüzde 55-42-36-39; ‘elektrik üretimi-iletimi-dağıtımında ise yüzde 51-39-37-37 olarak gerçekleşti.
YENİLENEBİLİR ENERJİYE DESTEK DEVAM EDİYOR
Ankette yer alan ‘Yaşadığınız il sınırları içinde .... santrali kurulmasını ne derece desteklersiniz?’ sorusuna 2018 ve 2019 yıllarında verilen yanıtlarda farklı sonuçlar ortaya çıktığı gözlemlendi. 2016 ve 2017 yıllarında ‘doğalgaz’, ‘jeotermal’ ve ‘kömür’ ilk üç sırada yer alırken, 2018 ve 2019’daki sıralama ‘güneş’, ‘rüzgar’ ve ‘doğalgaz’ olarak değişti. 2016 ve 2017 yıllarında, en az desteklenen nükleer yüzde 27-20 ve hidroelektrik yüzde 27-22 iken 2018 ve 2019’da en az desteklenen kömür yüzde 19-16, nükleer ise yüzde 14-20 oldu.
‘Maliyetleri aynı ve kolaylıkla erişilebilir olsalardı, hangisini evdeki enerji ihtiyaçlarınızı karşılamak için kullanmayı tercih ederdiniz’ sorusuna verilen yanıtlardaki ilk üç seçenek dört yıldır değişmeden doğalgaz, güneş ve rüzgar oldu. Fakat dört yıl içerisinde karşılaştırma yapıldığı zaman, doğalgazda yüzde 63’ten yüzde 35’e düzenli bir azalış, rüzgarda ise yüzde 6’dan yüzde 18’e düzenli bir artış gözlendi.
ENERJİ VERİMLİLİĞİ BİLİNCİ ARTIYOR AMA BİLGİ EKSİKLİĞİ DEVAM EDİYOR
Anket katılımcılarının yüzde 57’si enerji verimliliğinin tanımını doğru yaparken, sürdürülebilirlik kavramını doğru bilenlerin oranı ise yüzde 37’de kaldı.
“Belirtilen enerji tasarrufu tüketici davranışlarından en çok hangisini uyguluyorsunuz?” sorusuna verilen yanıtlardan ‘kullanılmayan alanlarda aydınlatmayı kapatmak’ yüzde 28, ‘bulaşık, çamaşır ve ütüyü biriktirerek yapmak’ yüzde 16, ‘kullanılmayan alanlarda ısıyı kapatmak’ yüzde 15 oranlarıyla ilk üç sırada yer alırken, tüketicilerin yüzde 46’dan fazlasının belirtilen önlemleri uyguladıkları görüldü.
“Herhangi bir elektrikli alet/cihaz almaya karar verirken enerji etiketinde yazan bilgileri ne derece dikkate alırsınız?” sorusuna yüzde 72 oranla ‘dikkate alırım’ cevabı verildi. Bunların yüzde 30’u ‘çoğunlukla dikkate alırım’ derken, yüzde 25’i ‘zaman zaman’, yüzde 17’si de ‘her zaman’ cevabını verdi. “Verimlilik tedbirlerini uygulamıyorsanız, bunun nedenleri nedir?” sorusuna ise yüzde 40’ı ‘yeterli bilginin olmaması’ yanıtını verdi.
Araştırma kapsamında ısı yalıtımı ile ilgili önemli verilerin ortaya çıktığı gözlemlendi. 2016-2019 yılları arasında evinde ısı yalıtım olanları oranı yüzde 34’ten yüzde 50’ye düzenli olarak artış gösterdi. Evlerinde yalıtımı bulunanların oranının gelir ve eğitim düzeyiyle bağlantılı olması, bu kategorinin en dikkat çekici sonuçlarından birisi oldu.
TÜRKİYE’NİN ENERJİ İTHALATINDA TERCİHİ AZERBAYCAN
“Türkiye’nin enerjiyi en fazla hangi ülkeden almasını tercih edersiniz?” sorusuna katılımcıların ilk cevabı yine ‘Azerbaycan’ oldu. Aynı soruya ‘Rusya’ yanıtını verenlerin oranı ise 2016’da yüzde 20 iken 2019’da yüzde 9 olarak gerçekleşti. Üçüncü sıradaki İran ise azalarak yüzde 6’dan yüzde 3’e düştü. Diğer yandan ‘ucuz olandan alınsın’ diyenlerin oranı sürekli artarak yüzde 1’den yüzde 18’e, ‘hiçbiri/kendimiz üretelim’ diyenlerin oranı ise yüzde 3’ten yüzde 27’e çıktı.