Marteniçkalarımız hazır mı?

Daha önceki yazımda Marteniçka geleneğini detaylı yazmıştım.Tekrar etmemekle birlikte ufaktan bu bilgiyi tazelemek adına:

Kışın bitmesi baharın gelmesi her toplumda başka biçimlerde kutlanagelmiş. Balkan halkları baharın gelişini Marteniçka takarak kutlar. Türkiye’de yaşayan Balkan göçmenleri arasında da çok eski bir gelenektir Marteniçka.Geçen senelere kadar pek bilinmez ve tercih edilmezdi,bu da elbette farklı bir gelenek diye. Sadece Balkan kökenli insanlar takarlardı, bugüne baktığımızda ise artık Marteniçkayı takanlara Bulgaristan göçmeni diyemiyoruz. Bu gelenek yıl geçtikçe çığ gibi büyüdü büyüyor...

Bu geleneğin tarihine indiğimizde ise Nuh Tufanı'na kadar dayanıyor, kara parçası gördüğünü haber veren güvercin ağzında beyaz bir ip parçası taşımaktadır. Fakat yolda yaralanır ve ipe kan damlar.

İnanışa göre bir kırlangıç ilk Bulgarlar arasında habercilik yapar. Verimli bir toprak bulduğunu haber veren kırlangıç, yolda yaralanır. Mesajın üzerine kanı damlar. Mesajı açan kişi de bu kırmızı-beyaz nesneyi kutsal bulup koluna takar. Sonra gelenekselleşir ve Marteniçkaları takmaya başlarlar.

Marteniçkalar el yapımıdır, asla satın alınamaz, yalnızca hediye edilebilir, mütevazı bir dilekle bileğe bağlanır, ilk kırlangıç veya ilk leyleği gördüğümüzde baharda çiçek açan ilk ağaç dalına bağlanır ve dileğin gerçekleşir…

Lafın kısası dostlar, Marteniçka geleneği baharın müjdecisi olup o yıl bolluk ve bereket adına taşınır.Biz Bulgaristan göçmenlerinde bu geleneğe fazlasıyla önem verilir...Marteniçka, hayvanlara bağlanır daha fazla çoğalsınlar diye,ağaçlara bağlanır daha fazla meyve vermesi için,insana bağlanır sağlık mutluluk getirsin diye,eve asılır evin bereketi huzuru çoğalsın diye...

Anlayacağınız bu ritualin en önemli temel amacı bolluk ve bereket sağlık ve huzur içindir!

Herkese şimdiden bol Marteniçka yapıp dağıtmanız dileklerimle...Ben şimdiden Sevgiyle  Sevdiklerime yapmaya başladım bile  :) Tabiki Sizden de bekler ve  isterim...

!

SEVGİyle kalın...

Chenay Kobak