Kazlıçeşme'nin Sesi Mısır'dan Duyuldu
Milyonluk mitinglere imza atan Saadet Partisi, bir kez daha tarihi görevini yerine getirdi. Silivri'den de yoğun katılımın olduğu yüz binler, Mısır'da İhvan-ı Müslimin'e yapılan askeri darbeyi lanetlemek için Kazlıçeşme'de tek yürek oldu.
İftarlarını miting alanında açan Müslümanlar, dualarını sofralarına katık yaparak, Müslüman kardeşleri için ellerini semaya açtı. Alanda yüz binlerin hep birlikte akşam namazına durması ise, duygu dolu anların yaşanmasına neden oldu. İstanbul’da atan kalplerin aynısı Adeviyye ve diğer meydanlarda da attı.
‘‘Emin olun Mısır halkının gözü bugün burada, bu meydandadır. Bu kara darbe, bu kirli müdahale, bu kanlı oyun Mısır halkına yapılmış bir ihanettir.’’ diyerek konuşmasına başlayan Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, ‘‘Bu darbe bir ihanettir. Çünkü bu darbenin arkasında, Büyük Ortadoğu Projesi vardır. Bu darbenin arkasında; İslam ülkelerini bölüp, parçalamaya çalışan ırkçı Siyonizm ve küresel emperyalizm vardır. Bu darbenin arkasında, sömürgeci Amerikan kapitalizmi vardır. Bu darbenin arkasında, daha fazla silah satmak ve daha fazla kan akıtmak isteyen silah baronları vardır. Bu darbenin arkasında, Afganistan’da, Irak’ta, Libya’da, Suriye’de yaptıklarını, şimdi Mısır’da yapmak isteyen Haçlı güruhu vardır’’ dedi.
‘‘Amerika ve Batı, Mısır’da ikiyüzlü davranıyor’’ diyen İhvan-ı Müslim Genel Sekreteri İbrahim Münir, konuşmasında şunları kaydetti: ‘‘Amerika, Mısır’da sopanın ortasından tutuyor. İlk başta askeri darbe diyemediler, halkın darbeye karşı tutumunu görünce, bazı açıklamalar yaptılar. Amerika ve Batı, Mısır’da ikiyüzlü davranıyor. Batı ve Amerika müdahaleyi askeri darbe olarak görmediği için mahcup durumda. Amerika’daki birçok sivil toplum örgütü müdahaleyi darbe olarak değerlendirmeye başladı. Yaşanan olaylarda 300 şehit verildi. İnsanlar namazda şehit edildi.Bu çok kötü bir durum. Ölenlerin çoğu çocuk ve kadınlardan oluşmakta.Bu şehitleri de terörist diye itham ediyorlar. Askeri darbe hedefine ulaşamamıştır. İnşallah en kısa zamanda gidecektir. Askeri cuntanın seçilmiş Cumhurbaşkanı’nı makamına getirmekten başka bir yolu yok.’’