Karakaş 'Nerde kalmıştık diyeceğiz'

Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte yerel basın mensuplarıyla basın toplantısı düzenledi. Yaklaşan yerel seçim öncesinde 'Silivri'nin Ak Partiye ihtiyacı var' diyerek seçime hazır olduklarını vurguladı. Açıklanan Demokrasi paketinden eski Devlet Hastanesinin yerine yapılması planlananları da açıklayan Karakaş birçok konuya değindi.

Karakaş 'Nerde kalmıştık diyeceğiz'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Karakaş ilk olarak, geçtiğimiz günlerde hayatlarını kaybeden Silivri’nin yerel gazetecileri İlhan Uygun ve İsmail Güçlü’yü unutmayacaklarını, önümüzdeki meclis gündemine isimlerinin ilçede uygun yerlere verilerek yaşatılacaklarını ifade etti.

Ardından aday adaylık sürecinin başladığına dikkat çeken Karakaş “Bugün itibariyle AK Parti’de aday adaylığı için başvuru yapmak isteyen arkadaşlarımızın dosyalarını almaya başlıyoruz. Meclis üyeliği, belediye başkanlığı için süreç başlamıştır. Devlet memuru olup da aday olarak siyasete katılacak kişiler için Yüksek Seçim Kurulu’nun aldığı kararla son istifa tarihi ise 1 Aralık olarak belirlenmiştir. Ayrıca kadın ve genç aday adaylarımız için bağış miktarı yarı yarıya az olarak tutulmuştur. Yine engelli aday adaylarımız ise miktarların dörtte bir payını ödeyeceklerdir.” Dedi.

AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş, aday adaylık sürecinde kişilerden istenecek belgeleri saydı. Karakaş, aday adaylarından ‘etik sözleşme’ adı altında, partiye, partililere, diğer aday adaylarına zarar verecek ölçüde konuşma yapılması veya beyanat verilmesinin de önünün kapanması adına etik sözleşme imzalanacağının altını çizdi. Etik Sözleşme, ülke genelinde AK Parti’den aday adayı olacak her kişiye imzalatılacak. Karakaş Etik Sözleşme için “Bu çalışmanın önemi büyük” dedi ve ekledi “Herkes bu sözleşmeyi imzalayacak ve öyle aday adayı olacak.  Karakaş Seçim Koordinasyon Merkezi (SKM) Başkanı olarak da Filiz Güler’in görevlendirildiğini ifade etti.

Karakaş konuşmasına genel bir değerlendirme yaparak devam etti: “Silivri’ye çağ attıracak birçok projemiz var. Hepsini değerlendireceğiz. Uzun vadeli bir yatırım programımız devam ediyor. Silivri’yi de yakından ilgilendiren ve altın damlası değerindeki İstanbul’un kaderini değiştirecek işlere imza atacağız. Diğer aday adaylarımızdan gelecek fikirlerin hepsini bu mutfağa sokacağız ve hepsinden faydalanmaya çalışacağız. Seçim zamanı söz verip seçimden sonra unutmak yok. 

4,5 senedir insanların kalbine hizmetle girileceğini gördük. Muhalefetin sadece iş engelleme, karalama, lekeleme yapmasının doğru olmadığını, karalamadan hizmet ederek muhalefet nasıl olunur onu gösterdik. Tarlada izi olmanın harmanda gözü olur. Bu yüzden alnımız ak başımız dik çıkacağız. Bugün harman günü. Biz gece gündüz çalıştık. Belediyenin bile göremediği bazı işleri mahalle teşkilatlarımızla birlikte haberdar olup çözdük. Koordineli olarak iş bitirdik.

Hamdolsun Ak Partili il genel meclis üyelerimiz, belediye meclis üyelerimiz, teşkilatımız yüzümüzü yere eğecek hiçbir şey yapmadı. Ne kadar öğünsek azdır. Bugün AK Parti Silivri İlçe Teşkilatı olarak siyasete hazırladığımız gençlerimiz yarın ülke çağında iyi birer siyasetçi olmaya adaydır. El ele gönül gönüle yeniden hizmet yağmuru başlatmak için can siper hane bir şekilde çalışıyoruz. Silivri bizi bekliyor. Biz Silivri’yi bekliyoruz. Nerde kalmıştık diye hizmete devam edeceğiz. Silivri Trakya’nın Bodrumu, Konya’sı olacak.” dedi.

Karakaş, Eski Devlet Hastanesi’nin bulunduğu yere de mescit yapacaklarını altını çizerek söyledi. Kent Konseyi’nin söz konusu alanda sağlık ocağı yapılması için başlattığı imza kampanyasını da eleştiren Karakaş “Aziz Nektarus’ün evine nasıl saygı gösteriyorlarsa orada yıllar önce olan caminin bugün yeniden açığa çıkarılacak olmasına da aynı saygıyı göstermelerini beklerdim. Bu kadar yeşil alan diye bağırıyorlar ve aynı yeşil alan hassasiyetini Yelken Restoran’ın olduğu yerde kesilen ağaçlara da göstermeleri isterdim. Bu hareket hiç şık değil. Kent Konseyi’nin siyasi olarak olaya yaklaştığına inanıyorum. Bu konuda tavrımız çok net. Konsey yanlış bir tutum sergiliyor. Fakat başaramayacaklar.

Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş konuşmasına Silivri’de 4,5 sene yaptıkları hizmetlerden bahsederek devam etti. Özellikle okullara yaptıkları katkı ve yeni yaptıkları 75. Yıl Okulu ile ilgili duygularını ifade eden Karakaş “En önemli hizmetiniz ne deseler okul deriz. Şu anda Çalıkuşu edasıyla görev yapan öğretmenlerimiz idarecilerimiz var. Şunu da açık söyleyeyim; Çeltik Köyüne bir okul hemen yapılacak. Sadece bir okul yapacak gücümüz kalsa da İstanbul’da o okulu Çeltik Köyümüze yapacağız. Onun dışında Boğluca Deremizin ıslah çalışmaları Mart ayına kadar yetişecek. İski’nin sorunları kulağımıza geliyor. Fatih Koleji arkasında yeni bir İSKİ hizmet binası inşa ediyoruz. Biyolojik Arıtma Tesisi kurulana kadar ufak sıkıntılar devam edecek diye düşünüyorum. Hemen BEDAŞ binasının altında da geniş bir itfaiye binası yapacağız. Şu an programımızda olan bir diğer konu da konutlara gören köprü meselesi. Alt geçidin anjiyo yapılması gerek. Yine 82 km yol, 3 kapalı spor salonu, yine futbol sahamızın çalışmaları aynı hızla devam ediyor. Mezarlıkların bakım onarımı titizlikle yürütülüyor.”

Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş basından gelen “Belediye başkanlığı için aday adayı olacak mısınız sorusuna ise ‘Gönlümde var evet. Sürece bakacağız” diyerek karşılık verdi.

Karakaş toplantının ardından basının sorularını yanıtladı ve önceki gün açıklanan Demokrasi Paketini değerlendirdi. Karakaş’a ilk soru ise ‘Andımızı neden kaldırdınız?’ oldu. Karakaş paket gündemini ve Andımızın kaldırılması maddesini şu sözlerle değerlendirdi: Türkiye bugüne kadar birçok süreç gördü, ama hepsinden zararla çıktı. Bizim AK Parti olarak iki hedefimiz vardı. Birincisi yerel yönetimleri güçlendirmek, ikinci ise sivil anayasa. Türkiye’de kimsenin cesaret edemeyeceği bir noktaya parmak bastık. Demokratikleşme paketi Türkiye’nin önünü açmıştır. Referansını Atatürk’ten, Adnan Menderes’ten, Turgut Özal’danMuhsin Yazıcıoğlu’ndan almıştır. Size şunu çok net söyleyebilirim. En büyük Atatürkçü parti Ak Parti’dir. Atatürk’ün öldüğü eve giden ilk başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bu paketle Sivil Anayasa’nın ilk anahtarı bu demokratikleşme paketi ile sokulmuştur. Yeterli mi? Değil ve devamının geleceğinden eminiz.

Karakaş Halim Yağcıoğlu’nun Atatürk’ten Son Mektup isimli şiiri de okuyarak  en önemli gündem maddesi olan Andımızın yasaklanması konusuna da değindi. Karakaş andımızla ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı “Andımızla ilgili 81 vilayetin 7 bölgenin bu konuda bütün güzelliklerini ortaya çıkartacak bir andı hep beraber yapalım. İstiklal Marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy. İstiklal Marşını yazdıktan sonra Allah bu millete bir daha böyle bir marş yazdırmasın diye dua ediyor.    Neden? Bütün bu değerlere hassasiyetleri olan bir kişiyi siz vatan haini olarak ilan ederek bu çerçevede yok ediyorsunuz. Şimdi Reşit Galip Efendi çocuklarına 23 Nisanda bir söz söylüyor. Reşid Galip Efendi bu sözleri söyledikten sonra bunu nasıl marşa çeviririz bu andımızı diyorlar. Ve arkasından bu and 1932 ya da 1933 yılında çıkıyor. Ondan sonra 1972 yılında böyle bir şey olur mu, böyle bir and olur mu, daha farklı bir şey olsun diyorlar. İşte vatan hainleri orda da iş başında. Çünkü ilk Atatürk’ün onayladığı andı beğenmiyorlar ve değiştirelim diyorlar. 1972 yılında yazılan and benimde çocukluğumda ezberlediğim and. Ama vatan hainleri bunu da beğenmiyorlar. 1997 yılında bizim meclisimizde bulunanlar daha iyi bir bakış açısıyla böyle bir şey olur mu, bu daha öz Türkçe olması lazım diyorlar ve andımız 1997 yılında değiştiriliyor.

Şimdi ben Başbakanımızın yerinde olsaydım bu andı da değiştirirdim. Türküm, doğruyum, çalışkanım. İlkem büyüklerimi saymak küçüklerimi korumak. Yurdumu milletimi özümden çok sevmekti. İMF’ye borç takmamak, Ülkeyi muhasır medeniyet seviyesine çıkartmak ve Türkiye’yi demir ağlarla her yerden örmektir. Ey büyük Atatürk der ve devam ederdim. Yani güncel konula girdiğimiz zaman bu işi değiştire değiştire ne tarafa doğru getirebilirsin. Eğer özünüzde Atatürkçülüğü yaşatıyorsunuz sözlerin çok anlam ifade etmediğini belirtmek istiyorum. Bizim bir tane marşımız var oda İstiklal Marşımızdır. Onun haricindekinin her birini okuyun canım. Evden çıkarken okuyun. Her sabah evden çıkarken ben Türküm diye yemin edin. Ben müslümanım diye şükredin. Her kimli kendi görevlerini yerine getirirse benim gözümde en büyük Türkiye vatandaşı odur. En büyük Atatürkçü odur. İki şiirle de bu milletin değerleri kaybolmuyor. Türk olmayan birine her sabah yemin ettirmek Müslümanlıkta yok”