İstanbul'da otogarda bomba ile yakalanan sanıkların davasında mütalaa
İstanbul'da 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'nda 5 kilogramlık patlayıcı yakalanmasına ilişkin 3 sanığın yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Mütalaada, bir sanığa 39, 2 sanığa ise 8 yıla kadar hapis talep edildi. Mahkeme 1 sanığın tahliyesine karar verdi.
İstanbul’da 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’nda 5 kilogramlık patlayıcı yakalanmasına ilişkin 3 sanığın yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Mütalaada, bir sanığa 39, 2 sanığa ise 8 yıla kadar hapis talep edildi. Mahkeme 1 sanığın tahliyesine karar verdi.
İstanbul’da 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’nda 5 kilogramlık patlatıcı yakalanmasına ilişkin 39 yıla kadar hapisleri istenen 3 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Yaşar Samur ile başka suçtan tutuklu sanık Ramazan Arslan hazır bulundu. Tutuksuz sanık İbrahim Zal ve sanıkların avukatları da mahkemeye katıldı.
Düzeneklerin terör örgütü PKK tarafından sıkça kullanıldığı aktarıldı
Duruşmada mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, ele geçirilen bomba malzemelerine ilişkin olarak Ankara Kriminal Daire Başkanlığınca düzenlenen raporda bahse konu elektronik düzeneklerin PKK terör örgütü tarafından geliştirilerek imal edildiğini, bu düzeneklerin PKK terör örgütü tarafından el yapımı bombalarda sıkça kullanıldığını, Suriye ülkesi Azez ve Afrin Koordinatör Emniyet müdürlükleri polis sorumluluk bölgesinde de bu tip düzeneklerle karşılaşıldığının bilindiğini kaydetti.
Açıklanan mütalaada, ele geçirilen bombalara ilişkin hazırlanan raporda, düzenekte kullanılan GSM hatları sinyallerin ilk kez Şanlıurfa ili Suruç ilçesi üzerinde alındığının tespit edildiği ve sanık İbrahim Zal’a bombayı teslim eden şahsın kullandığı GSM hattının ilk kez Hatay sınır bölgesinde baz verdiği aktarıldı. Mütalaada ayrıca, söz konusu bombanın Suriye’de hazırlanarak kuryeler vasıtasıyla İstanbul’a gönderildiği, günümüz itibariyle Suriye bölgesinde etkin olan YPG’nin PKK’nın Suriye kolu olduğu düşünüldüğünde de kriminal dairece yapılan bomba irtibat raporunun güvenilir tespitlere dayandığının anlaşıldığı kaydedildi.
1 sanığa 39, 2 sanığa 8 yıla kadar hapis istemi
Mütalaada, sanıklar İbrahim Zal ve Ramazan Arslan’ın, kendi beyanlarına göre içerisinde silah olduğunu düşündükleri ancak teslim aldıktan sonra silah olmadığını anladıkları bomba bulunan çantayı para karşılığında ülke içinde bir yerden bir yere nakletmek suretiyle üzerlerine atılı suçu işledikleri anlaşıldığından, ’tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi’ suçundan ayrı ayrı 4 yıldan 8 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
Mütalaada ayrıca, sanık Yaşar Samur’un alınan savunmalarında, kendisine yapılan teklifi, para kazanmak amacıyla kabul ettiği ve alması istenilen emanetin silah olduğunu bildiği şeklindeki beyanları, buna göre de kendisinden alması istenilen emanetin bütünüyle suç teşkil eden bir şey olduğunu başından beri bilmesi ve kendisiyle irtibat kurduğunu iddia ettiğini beyan etmesi de dikkate alınarak sanığın ’tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi’ ile ’örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme’ suçlarından 19,5 yıldan 39 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Duruşmada sanıklar ile avukatları, esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapabilmek için süre verilmesini talep ettiler.
1 sanık tahliye edildi
Mahkeme, sanık Yaşar Samur’un savunmasının alınmış olması, tutuklu kaldığı süre, mevcut delil durumunu da dikkate alarak tahliye edilmesine karar verdi. Heyet, sanıklar Ramazan Arslan ve İbrahim Zal’ın ise haklarındaki adli kontrol tedbirinin aynen devamına ve sanıklar ile avukatlarına esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapabilmeleri için süre verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, korona virüs tedbirleri kapsamında tam kapanma yapılacağı için kapanma öncesi İstanbul’dan diğer illere yoğun bir gidiş olduğu, terör örgütlerinin bu durumu eylem fırsatı olarak göreceği değerlendirilerek, 28 Nisan’da Bayrampaşa’daki Büyük İstanbul Otogarında çalışmalar yürütüldüğü, o esnada taksiden inen iki iki şüpheliden Ramazan Arslan’ın elinde siyah bir spor çanta olduğu ve şüphelilerin tavırlar sergiledikleri anlatıldı. Polis ekiplerinin yaklaşması üzerine şüphelilerin kaçmaya başladığının belirtildiği iddianamede, şüpheli Ramazan Arslan’ın kaçarken çantayı attığı ifade edildi.
Şüphelilerin çantayı teslim edecekleri ismin şüpheli Yaşar Samur olduğunu söylediklerinin anlatıldığı iddianamede, Samur’un kendisinin teslim olduğu belirtildi. İddianamede, şüpheliler İbrahim Zal, Ramazan Arslan’ın, ’tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi’ suçundan 4 yıldan 8 yıla kadar, şüpheli Yaşar Samur’un ise ’tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi’ ile ’örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte yardım’ suçlarından 19,5 yıldan 39 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.