Güven 'En aktif STK'yız

Eğitim-Bir -Sen Silivri Şubesi yöneticileri, dün bir basın toplantısı düzenleyerek son günlerde yaşanan olayları değerlendirerek ' zulme karşı, haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır' sözü temel ilkemizdir. Ama hak arayışında haksızlık yapmak ise tek kelimeyle aymazlıktır. Halkı birbirine düşürtmektir' ifadesini kullandılar

Güven 'En aktif STK'yız
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Eğitim-Bir-Sen Silivri Şubesi Başkanı Yusuf Güven yapmış olduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “2013 Yılı Yetkili sendika Ülke genelinde ve İlçemizde Eğitim-Bir-Sen olmuştur. İlçemizde son üç yıldır bize bu teveccühünü gösteren ve bize bu sorumluluğu layık gören eğitim çalışanlarına teşekkür ediyoruz.

Sendikamızı ülkenin en büyük ve aktif sivil toplum örgütüdür. Bu anlamda öncelikle eğitim çalışanlarının menfaatlerini, kazanımlarını genişletmeyi bunun yanı sıra sosyal bir sorumluluk ve yaşadığımız ülkenin sorunlarının da çözümün parçası olmak adına adımlar attık. Yetmez ama evet dedik, barış sürecinde aktif rol aldık

Ülkenin çağdaş ülkeler seviyesine yükselmesi, gelir dağılımının adaletli olduğu, demokratik kuralların benimsendiği ve ileri hukuk kurallarının uygulandığı güçlü ve istikrarlı bir ülke olması adına gereken her türlü adımı ve duruşu sergiledik.

Yeni anaysa yapım sürecinde raporlar hazırlayıp konferanslar düzenledik.

İnançların özgürce yaşandığı, farklıkların zenginlik olduğu, herkesin kendini özgürce ifade edebildiği bir güzel ülke hayalimiz için çalıştık.

Duruşumuz hak’tan yana hak adına oldu ve değişmez ilkemiz “Önce İnsan” oldu.

Ülke genelindeki bu duruşumuzu,  ilçemizde de en büyük ve aktif sivil toplum örgütü olarak sergiledik. Eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına çözüm, ilçe meselelerine taraf ve paylaşan olduk.

309 üyeli sendikamızın 137 bayan üyesi ile de kadınların sosyal hayat ta varlığının ve rol alıp çözümün adresinin gösterilmesinin somut resmi olduk.

Kadının elinin değdiği her şeyin, yararlı ve anlamlı, estetik bir hal aldığını gördük.

Kadının sosyal hayat içerisinde aktif ve etkili rol alması mücadelemizin bir parçası ve kadınların pozitif ayrımcılığı birinci ilkemiz. Bu anlamda çalışma saatlerinden doğum iznine ve erken emekliliğe kadar birçok kazanım elde edildi.

Ülkemizin yıllardır kanayan yarası ve bir demokrasi ayıbı olarak duran serbest kıyafet uygulaması, özelde Başörtüsü sorununun çözümünde en sağlam ve dik duruşu sergiledik. Bu sorun, yasal güvence altına alınıp çözüme kavuşana kadar Süresiz “Sivil İtaatsizlik Eylemi”ni hayata geçirdik ve toplumun kanayan yarasına çözüm ve umut olduk.

Özelde ilçemizde de bu farklı duruşu sergilediğimize inanıyoruz ve buna devam edeceğiz. Öncelikle üyelerimiz güçlü ve dinamik bir ailenin fertleri olmanın farklılığını yaşadılar. Bize gösterilen teveccüh bunun kanıtı. Bizler de onların her durumunda yanında olduk. Birimiz hepimiz hepimiz birimiz için düsturuyla, haksızlığa uğradıklarında ve haklı her türlü taleplerinde bir bütün olarak yanlarında yer aldık.

İlçemiz bazında öncelikli ilgi alanımız eğitim çalışanları ve eğitim sorunları oldu. Bu sorunlara müdahale edip, çözümün parçası olmaya çalıştık.

Ama gelinen noktada eğitim alanında istenilen gelişmelerin sağlanılmadığı, yönetim ve koordinasyon anlamında eksiklik ve yetersizliklerin oluştuğu görülmektedir.

Bizler eğitim uygulayıcıları ve paydaşları olarak çözüme direk katkı sunma isteğimizi ve irademizi hep gösterdik fakat gerekli ilgi ve çözüm önerilerimize, birlikte çalışma çağrımıza muhatap bulup cevap alamadık. Umarız bu süreçten sonra bu çağrımız cevap bulur.

İlçemizle ilgili bir başka nokta ise, geleceğimizi ve yarınlarımızı ilgilendiren kararlarda yerel yöneticilerin STK ları hiçbir ayrım yapmadan, öteleştirmeden ortak paydaş kabul edip önerilerine kulak vermesidir.

Sendika olarak Memurun siyaset hakkını savunmamız da ki haklılık burada kendini göstermektedir. En azından eğitimle, çocuklarla ilgili kararlarda eğitimcilerin karar mekanizmasında yer alması gelecek açısından ve yapılan işlerin kalıcılığı ve yararlılığı bakımından önemlidir.

 

Aynı şehirde yaşıyorsak ve bizlerde vergilerimizle buraya katkıda bulunuyorsak, seçilmişlerin siyasi ayrıma gitmeden, ötekileştirmeden birleştirici ve değer verici adımlar atması beklentimizdir. Aynı zamanda bu demokrasinin de bir gereğidir.

Okulların ihtiyaçları, bunların aciliyet sırasına göre çözümleri ve ilçemizin eğitimde bir marka değeri olması açısından bu belirttiğimiz noktaların önemi aşikârdır.

Bizler sorunun değil, çözümün bir parçası olmayı istiyoruz.

Son olarak, 31 Mayısta başlayan “Taksim Gezi Parkı Olaylarına” değinmek istiyoruz. Haksızlığa uğrayan herkesin demokratik yollarla hak talebini dile getirmesini sonuna kadar destekliyoruz. Polisin olaylar karşısında aşırı güç kullanıp şiddeti körüklemesini de tasvip etmiyoruz kınıyoruz.

Ama gelinen noktada, olayların büyümesi ve yaşananlar. Bu haklı olarak başlayan demokratik talebin, vandalist bir şiddet çılgınlığına dönüşmesine yol açmıştır.

Birkaç gencin hoş karşılanan hareketi bugün itibari ile organize ve çok önceden planlanan bir eylemle karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir.

Ülkemizin nazik bir süreçten geçtiği ve dış güçler tarafından açık açık aba altından sopa gösterilerek tehdit edildiği bir noktada, hükümetin geri adım atmasından sonra bile eylemlerin artarak devam etmesi provokasyonu ve örgütlü bir organizasyon olduğunu düşündürüyor.

Tekrar belirtelim ki, “ zulme karşı, haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır” sözü temel ilkemizdir. Ama hak arayışında haksızlık yapmak ise tek kelimeyle aymazlıktır. Halkı birbirine düşürtmektir.

Renklerin, inançların, dillerin, kültürlerin düşüncelerin, bütün farklılıkların zenginlik olarak algılanması gerekir. Birlikte birbirimizin farklılığına tahammül ederek yaşamak, barış ve huzuru egemen kılmak varken bunu baltalamak kimin işine yarar.

Seçimle gelenlerin gidişi yine seçimle olmalıdır. Meydanlarda orduyu darbeye davet etmek bu ülkeyi karanlığa boğmaktır.

Umuyor ve inanıyoruz ki halk olarak bu provokasyonu ve kardeşliğimize, barış sürecine darbe vurma girişimin ide en az zararla atlatıp daha güçlü bir şekilde aydınlık yarınlara hep birlikte yürüyeceğiz.