Bekçi Mehmet'ten Muhtar Mehmet'e
Uzun yıllar Silivri'nin Kadıköy mahallesinde köy bekçi olarak görev yaparken girdiği muhtarlık seçiminden zaferle çıkan Mehmet Yeniçiftlik, seçimlerden sonra adeta sihirli değnekle dokunarak Kadıköy'ün çehresini değiştirdi.
Mahalleme en büyük katkım İSKİ’ye ait alt yapı sisteminin yenilenmesi olduğu belirten Kadıköy Muhtarı Mehmet Yeniçiftlik, “Batakhaneye dönmüş olan muhtarlık binasından başlayarak yaşanabilir hizmet verebilir hale getirdik. Silivri Belediyesi’nin katkılarıyla muhtarlık binasının çatısı onardık. Muhtarlık makamını yeniledik. Artık misafirlerimizi rahat rahat ağırlayabiliyoruz. Ama biz bunları yaparken çok sıkıntı yaşadık ”dedi.
Kadıköy Muhtarı Yeniçiftlik sözlerini şöyle sürdürdü;
“SIKINTILARIN EN KRALINI YAŞIYORUZ”
“2014 de mahalle olduğumuzdan beridir destekleme alamıyoruz. Çünkü Kadıköy, Gazi tepe, Alipaşa, Yolçatı, Küçükkılıçlı, bu 5 köy 2014’de mahalle oldu. Bu mahalle olmasından biz mağdur olduk. Buradaki köylerin hepsine büyükbaş, küçükbaş hayvan veriliyor ama bize verilmiyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin çıkarmış olduğu yasaya göre biz burada sıkıntıların en kralını yaşıyoruz. “
“FESTİVALLER OLMAZ HİÇBİR ŞEY OLMAZ”
“Silivri Belediye Başkanı festivaller yaparak ürünlerimizin reklamını, festivalini yapmasa ve tarıma bu kadar özen göstermemiş olsa burada festival olmaz hiçbir şey olmaz. Çıtayı yükseltmek amacıyla Silivri Belediyesi elini taşın altına koyuyor. Festivalleri canlandırmak amacıyla uğraşıyor. Gümüşyaka’da TÜRAM’a gittim gördüm harika. Silivri Belediyesiyle çözemediğimiz konular var mı? Var. Bunlar o konunun tamamen dışında, mesela imar, insanlar ev yapamıyor. Evlerin yapılamamasından dolayı, alt yapının bitmiş olmamasından kaynaklanıyor. Tamamen bitmesi gerekiyor. “
“Akören’e imar açıldı, uygulama yapılmadı. Nedeni itirazlar oldu, mahkemeye gitti iş, şu an mahkemede. Mahkeme ne karar verecek o da belli değil. Bölgemizde ki hiçbir köyde olmayan 5 katlı ortaokulun bizde olması, taşımalı eğitimin olmaması, öğretmen sayısının burada olması fevkalade. “
“500 TONLUK DEPONUN ONAYI ÇIKTI”
“İSKİ çalışanlarından Allah razı olsun, biz burada İSKİ’yi bitirdik hatların hepsini bitirdik. Kâğıthane Müdürünü buraya davet ettik, sağ olsun geldi mağduriyetimizi gösterdik. Biz burada suda %70lerdeyiz %100’lerde değiliz. %100 olması için verdiğimiz dilekçeye cevaben 2018 yılında köyümüze 500 tonluk deponun onayı da çıktı, bunu da aldık. “
“BEKÇİLİKTEN MUHTARLIĞA KADAR DİK DURDUM”
“Bugüne kadar hiçbir zaman kendi şahsım adına Bekçilikten Muhtarlığa kadar dik duruşumla bir şey istemedim. Biz seçilmiş insanlarız, biz atamalarla gelmedik, biz seçilerek geldik. Benim köyümün kanalizasyonunu bitirin, asfaltını yapın, ara sokakları, köyler arası yolları bitirin ben o zaman yaptınız da niye vermiyorsunuz derim. Sen yapmadan sorgulama, bize burada çıkmaz demesi yanlış. “
“EN BÜYÜK SORUNUMUZ İMARIN OLMAMASI “
“Köydeki en büyük sorunumuz inşaat sektöründe imarın olmaması, vatandaşın da ev yapamaması, arazi satılıyor, Silivri’den ev alınıyor, göçün Silivri’ye olması. Gençlerimiz tarıma iyi bakmıyor, tarım sonlanıyor, çölleşmeye gidiyoruz. Devletin desteğinden faydalanamadığımız için biz sürekli oraya gidiyoruz, devletin politikasından çok mağduruz. 2014’ün çıkmış olduğu yasanın mağduru sadece biz değiliz. Gazitepe, Yolçatı , Alipaşa , Küçükkılıçlı, hayvan dağıtımında Fener’de Milletvekili Feyzullah Kıyıklık geldiğinde ben ordaydım, bu konuyu tartıştık. Çünkü 13 tane köye var 5 tane köye yok. 2004’te biz mahalle olmamızdan İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bünyesinden bizi beldelere aktardılar. Bizi burada Ortaköy’e bağladı. bizim güzel kişiliğimiz Ortaköy’e gitti. Sular, korumalar, özel idareden gelen para, iller bankasından gelen hepsi bunların Ortaköy’e geldi. 2008-2009 Ortaköy’den Silivri Merkeze geldik. Köyümüzün gelirinin olduğu muhtarlık, dükkânlar, gayrimenkul olan yerler hepsi belediyeye gitti sadece benim değil bütün köylülerle beraber. “
“GURURLA ANLATABİLİYORUM”
“Beş buçuk yıldır muhtarım bu köyde. En çok gururla anlatabileceğim su meselesi, alt yapısı bitti herkesin evine çekildi. Eskiye nazaran su kesilmeleri azaldı. Şimdi hafta ’da bir ve büyük arıza olursa Danamandıra’da. Çok mücadele ettim İSKİ’yi devreye soktum Danamandıra ile birleştirdim yukarıda Allah var gurur duyuyorum. Çünkü kaçak sular vardı, su sıkıntıları vardı, büyük problemimiz vardı şimdi su da %70lerdeyiz. “
“DÜN BEKÇİ, BUGÜN MUHTAR”
“Meslek olarak görüyorum bunu kendimde. Dün bekçi olarak bugün Muhtar olarak görevdeyim. İnsanlara derim ki bende bir fark görüyor musunuz? Bana diyorlar ki otur orda biraz ağırlığını hissettir, hayır, ben halkın içinden gelmiş bir insanım, sorunları bilen bir insanım, insanları bir kere çok seviyorum. Çünkü onun orda bir sorunu varsa çözemezse benim haberim olmazsa en çok ben üzülürüm. bana diyeceksin benim böyle bir sorunum var bunun sonu yok değil muhakkak çözüm yolu vardır çözeriz. Yeter ki benim haberim olsun. Ama benim haberimin olmadığı bir yerde kalkıp da mücadele ediyorsan, çözemedim ya ben bu işi yapamadım dediğin an da sen beni üzersin. “
“YERİ GELDİ AĞLADIM”
“Beni üzen sağlam bir şey oldu yeri geldi ağladım. Şimdi burada benden önceki muhtarın babası 10 sene muhtarlık yaptı, 10 sene de oğlu 20 sene. Biz hiçbir insanı ayırmadık hiç. 25 yıldır desteklediğim bu insanlar en çok beni yaraladı. Benim onurumla oynandı, aileme dil uzatıldı, anneme dil uzatıldı. Çevremden Allah razı olsun. Çevrem destek olmasaydı ben bugün burada muhtar olamazdım. “
“LASTİK AYAKKABI, YAMALI PANTOLON GİYDİM”
“Bize çamur atıldı, sağlık ocağını istemiyor dediler. Ben sağlık ocağı istemeyecek kadar saf mıyım benim de çocuklarım var. Farklı boyuta çekildi, bu çamur üstüme kaldı. Kadıköy’de adam gibi bekçilik yaptım. Sonuna kadar da hizmet ettim elektriğine, suyuna, arazisine, yoluna hizmet ettim. bu insanlar beni buraya çıkardı. Benim hiçbir alakam yoktu muhtarlıkla. İşte beni en çok üzenlerden biri anneme, aileme, bize hakaret edici kelimeler oldu. İyi ki de seçim geldi, çok uzun zaman daha olmuş olsaydı bir şeyler olurdu. Çok ağladığım günlerden bir tanesi de 25 senedir desteklediğim insanlar. Yarıştır bu, ben seçim sabahı gittim gel bir örnek teşkil edelim seçimde kazanan kaybeden birlikte meydana gidelim. Biz tek bir şey söyledik hizmete varız, birleştirici olacağız. Ben çok fakir aileden gelen biriyim, ben lastik giydim yamalı pantolon giydim. Ben kolay gelmedim buralara, buranın kıymetini, değerini vermesini çok iyi bilirim. Ben halkımın tabanına inmişim tabanından devam ediyorum. Devam da edeceğim. Hakikaten çok yerlere vermiş olduğumuz çeşmelerin sularının akmamış olması komple yenilendik. 50 metrede bir tesisat döşettik, 5000 tane Büyükşehir Belediyesiyle çam diktik. Tarımı, çiftçisi, işçisi, köylüsü hayvan üreten bu yeri devlet desteğine sokabilseydik biz daha bu kadar fark yaratırdık. Kadıköy’de 120 tane çift çeker traktör var sıradan bir traktör kalmadı artık. Devletin çıkarmış olduğu bu çiftçiye kredi sistemlerinde bir tane icralık ödememezlik olmadı, ödemeye de devam ediyorlar. Benim hayvanlarım vardı hayvanlarım gitti. Ben maaş alıyorum, maaşımdan evime destek yapamıyorum. Bir tanesi de desin ki muhtar ikametgahtan, ruhsat talep belgesinde nüfus suretinde 1 lira aldı. bakın devletin verdikleri her muhtarlıkta asılı bende asılı bile değil. Çünkü burada insan ayırımı yapıldı biz bunu komple kaldırdık. “
“KÖYÜMÜZE 25 TRİLYON PARA GİRDİ”
“Şu an Kuzey Marmara yolundan köyümüze 25 trilyon para girdi sadece bu köye, giren parayla beraber insanlar kendilerine yatırım yaptı. Yer alan oldu, ev alan oldu. Tarım’da yeni gelen nesil %15lerde yaptıran çok az insan var. Çünkü sanayileştik sanayiye gittik, fabrikalar açıldı bunlardan olduğundan dolayı insanlarımız hayvancılıkla, çiftçilikle uğraşmak istemiyor. Çünkü tarıma çok farklı kategorilerle bakıyorlar. “