- Haberler
- Asayiş
- 16 yıl sonra çözülen Mualla Irmak cinayeti: 'Sanık gizlenmesine mantıklı bir açıklama getiremedi'
16 yıl sonra çözülen Mualla Irmak cinayeti: 'Sanık gizlenmesine mantıklı bir açıklama getiremedi'
Kağıthane'de 16 yıl önce, özel bir jinekolog muayenehanesinde sekreter olarak çalışan Mualla Irmak'ın 23 yerinden bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin karara bağlanan davada gerekçeli karar açıklandı. Kararda, Berkhtar'ın yakalandığında altı farklı sahte isim kullandığının tespit edildiği, böyle bir olayı ihbar etmeyerek 15 yılı aşkın süredir neden gizlenmiş olduğuna dair mantıklı bir açıklama getiremediği vurgulandı.
Kağıthane’de 16 yıl önce, özel bir jinekolog muayenehanesinde sekreter olarak çalışan Mualla Irmak’ın 23 yerinden bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin karara bağlanan davada gerekçeli karar açıklandı. Kararda, Berkhtar’ın yakalandığında altı farklı sahte isim kullandığının tespit edildiği, böyle bir olayı ihbar etmeyerek 15 yılı aşkın süredir neden gizlenmiş olduğuna dair mantıklı bir açıklama getiremediği vurgulandı.
İstanbul Kağıthane’de, 2005 yılında özel bir jinekolog muayenehanesinde sekreter olarak çalışan Mualla Irmak’ın (42) ağzı bantlı olarak, 23 yerinden bıçaklanmış şekilde öldürülmesine ilişkin karara bağlanan davada, tutuklu sanık Mohmmed Kamal Majid Berkhtar ‘kasten öldürme’ ve ‘zorla ırza geçme’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Karara bağlanan davanın gerekçeli kararı açıklandı. Gerekçeli kararda, Mustafa Arslan’a ait kadın doğum muayenehanesinde meydana gelen olayda, Mualla Irmak’ın ağzının koli bandı ile sarılmak suretiyle, 15’i tek başına öldürücü, 3’ü kişinin yaşamış olması durumunda hayati tehlike doğuracak nitelikte toplam 23 bıçak darbesiyle öldürüldüğü ve öldürülmeden önce cinsel saldırıya uğradığı kaydedildi. Kararda, maktul Irmak’ın üzerinden çıkarılan atlette DNA‘sı bulunan ve hakkında ‘adam öldürme’, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma‘ ve ‘cinsel saldırı’ suçlarından mahkumiyet kararı bulunan Serkan Güvenç’in cezaevinde hayatını kaybetmesi nedeniyle davanın düşürülmesine karar verildiği vurgulandı.
Sanığın savunmasının inandırıcılıktan uzak olduğu kaydedildi
Irmak’ın ağzının kapatıldığı koli bandının iç yüzeyinden elde edilen parmak izinin Irak vatandaşı tutuklu sanık Mohammed Kamal Majid Berkhtar’ın sağ el başparmak izi ile aynı olduğunun tespit edildiğinin ve sanık hakkında dava açıldığının belirtildiği gerekçeli kararda, Berkhtar’ın yakalandığında altı farklı sahte isim kullandığının tespit edildiği, böyle bir olayı ihbar etmeyerek 15 yılı aşkın süredir farklı kimlikler kullanmak suretiyle neden gizlenmiş olduğuna dair mantıklı bir açıklama getiremediği vurgulandı. Gerekçeli kararda, olaya iştirak etmediğini söyleyen Berkhtar’ın, olay esnasında Serkan Güvenç’in tehdidi sonucunda, bu şahsın eline tutturduğu bıçakla maktulün bacağına bir kez vurduğu yönündeki savunmasının inandırıcılıktan uzak olduğu anlatıldı.
Deliller ve sanığın üçüncü bir kişi bulunmadığı yönündeki savunmaları da dikkate alındığında eyleme iştirak etmediği yönündeki beyanlarının olayın oluş şekliyle örtüşmediğinin vurgulandığı kararda, Berkhtar’ın her iki suçu oluşturan eylemler üzerinde doğrudan hakimiyet kurduğu ve üzerine atılı bir suçu gizlemek veya delil ve emarelerini ortadan kaldırmak veya kendisinin ya da başkasının cezadan kurtulması sağlamak maksadıyla ‘kasten öldürme ve zorla ırza geçme’ eylemlerini Serkan Güvenç ile gerçekleştirmiş olduğunun sabit görüldüğü kaydedildi.
Olayın geçmişi
İstanbul Kağıthane’de, 2005 yılında özel bir jinekolog muayenehanesinde sekreter olarak çalışan Mualla Irmak’ın (42) ağzı bantlı olarak, 23 yerinden bıçaklanmış şekilde öldürülmüş olarak bulundu. Olay ile ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, 2016 yılında Irmak’ın atletinde menisi olduğu DNA analizi ile tespit edilen Serkan Güvenç tutuklandı. Tutuklu sanık Güvenç, yargılandığı davada, iyi hal indirimiyle ‘kasten öldürme’ ve ‘cinsel saldırı’ suçlarından müebbet ile 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezaevinde olan Güvenç, Adalet Bakanlığı başta olmak üzere bazı yerlere yazdığı mektuplarda cinayetle ilgisi olmadığını iddia etti. Güvenç’in 2018 yılında Silivri Cezaevi’nde ölmesinin ardından ise dava düşürüldü ve dosya kapatıldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Cinayet Büro Amirliği ekipleri, faili meçhul dosyaları incelediği esnada Mualla Irmak dosyası yeniden açıldı ve olay yerindeki koli bandında parmak izi olan kişinin kimliğinin belirlenmediğini tespit edildiği. Yapılan incelemelerde, bir tornacı atölyesinde çalışan Iraklı Muhammed Kamal Majit Berkhtar’ın parmak izi, koli bandındaki iz ile uyuşunca Berkhtar, 2020 yılında yakalanarak tutuklandı. Berkhtar’ın hakkında açılan dava 27 Haziran’da karara bağlandı ve sanık ‘kasten öldürme’ ve ‘zorla ırza geçme’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.